Hamza Yusuf ve İngiltere’de bir yıldır düzenlenen Filistin’le dayanışma yürüyüşlerinin organizatörlerinden El-Aksa’nın Dostları Başkanı İsmail Patel, İsrail’in Gazze’ye saldırılarının birinci yılında değerlendirmelerde bulundu.
Görevinden geçen mayıs ayında istifa eden Yusuf, İsrail saldırıları karşısında durmanın Müslüman olmakla bir ilgisi olmadığını söyledi. Yusuf, “Müslüman, ateist, Yahudi ya da Hristiyan, kimin öldürüldüğü fark etmez. Eğer bir masum öldürülüyorsa buna karşı durmamız gerekir” diye konuştu.
“Gazze ve Lübnan’da masum erkek, kadın ve çocuklar, İsrail saldırganlığının bedelini ödüyor ve bu kabul edilemez.” diyen Yusuf, başbakanlığı sırasında İsrail’e karşı İngiliz hükümetinden talepleri olduğunu ifade ederek, şunları dile getirdi:
“İngiltere hükümetinden silah satışlarını durdurmasını istedim. Ancak İngiltere hükümeti, savaş suçu üstüne savaş suçu işleyen, masum erkek, kadın ve çocukları öldüren, okulları, hastaneleri ve Birleşmiş Milletler binalarını bombalayan bir ülkeye silah satmaya devam ediyor. Bana göre bu tamamen kabul edilemez.”
İngiltere hükümetinin Gazze konusunda kendisine direktiflerde bulunup bulunmadığı sorusuna da yanıt veren Yusuf, “Bu konuda bana ne demem gerektiğini söyleyenleri dinlemiyorum. Doğru olanın ne olduğuna inanıyorsam onu yaparım, onu söylerim. Burada birlikte olduğum binlerce insan sadece masum insanların öldürülmemesi, zarar görmemesi, yaralanmaması ve bir an önce ateşkes ilan edilmesini dile getiriyor” dedi.
İngiltere’de İsrail’in Gazze saldırılarının başladığı günden bu yana bir yıldır yerel ve ulusal çapta Filistin’le dayanışma eylemleri düzenleniyor.
Özellikle Londra’da 20 kez yapılan ulusal yürüyüşlere her seferinde yüz binin üzerinde insan katıldı. Bu gösteriler Filistin Dayanışma Kampanyası, Britanya Filistin Forumu, El-Aksa’nın Dostları, Savaşı Durdur Koalisyonu, Britanya Müslümanlar Birliği ve Nükleer Silahsızlanma Kampanyası adlı 6 sivil toplum kuruluşunun çağrısıyla düzenlendi.
Gösterilerin organizatörlerinden El-Aksa’nın Dostları Başkanı İsmail Patel, geçen bir yılda Filistin’le dayanışma hareketinin daha da büyüdüğünü belirterek, eylemlere 1 milyondan fazla kişinin katıldığını bildirdi.
Farklı inanç gruplarından, etnik kökenden ve yaş gruplarından insanların yürüyüşlere katıldığını anlatan Patel, “Bu bize Britanya toplumunda bir birlik olduğuna ilişkin umut verirken, bize ve dünyanın çoğu yerindeki politikacıya Filistin için ayağa kalkma, İsrail ve özellikle ABD’deki destekçilerinin baskılarına karşı durma cesareti veriyor” diye konuştu.
Filistin’le dayanışma hareketinin küresel bir hareket olduğuna vurgu yapan Patel, bir ülkedeki eylemin başarısının küresel boyutta ölçülmesi gerektiğine işaret etti.
Patel, dünyada artan eylemler sonucunda bazı ülkelerin İsrail’le ilişkileri kestiğinin, bazılarının ise İsrail’e silah satışlarını durdurduğunun altını çizerek, “İngiltere hükümeti bile şu an İsrail’i açıktan desteklemeye korkuyor. Bu ilk adımdı” dedi.
İsrail’in Gazze’de durdurulmazsa saldırganlığını bölgeye yayacağı konusunda bir yıldır uyarı yaptıklarını kaydeden Patel, İsrail hükümetinin gözünü şimdi de Lübnan’a çevirdiğini söyledi.
Patel, “İsrail’in devam etmesine göz yumarsak onları Suriye’ye, İran’a, Yemen’e ve bölge ülkelerine saldırmaktan kimse alıkoyamaz. İsrail’in toprak ve güç çabası dindirilemez. Bu yüzden onları durdurmamız gerekiyor. Politikacıların bugünden harekete geçmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.